Bir Öğrenci Kabusu: Sınavlar...
Burada
bütün öğrenciler adına bütün eğitimcilere seslenmek isterim. Lütfen biraz
anlayış gösterin öğrencilere. Nedir bu sınav trafiği? İlkokul ve ortaokulu bitirdikten
sonra SBS(TEOG) sınavına girip iyi bir lise de okumak için uğraşıyorlar. Lise
bittikten sonra YGS-LYS sınavlarına girip iyi bir puanla iyi bir üniversitede
okumak için uğraşıyorlar. Bazıları için bu sınavlar tek seferde olmuyor belki
defalarca hazırlanıp bu sınava girmesi gerekebiliyor. Hadi üniversiteyi de
okuyup mezun oldular var sayalım bu defa bir yerlere gelebilmek için başka
başka sınavlara giriyorlar. Bu eğitim sisteminin öğrencilerden istediği ot gibi
yaşamaları sadece fotosentez yapmaları.
Sürekli birileri çıkıp yeni nesil
hakkında eleştiri yapıyor. Gençler ne yapsın psikolojimi kaldı çocuklarda. Bir
sınavdan çık diğerine gir. O olmadı tekrar hazırlan. Eğitim sistemi sayesinde
insanlıktan çıkıp robota dönüştüler ve artık bu yükü kaldıramadıkları için
devreleri yakmaya başladılar. Kimsenin bu gençlikten şikayet etmeye hakkı yok
aslında.
Çocuk okuldan veya dershaneden eve
geliyor yemeğini yiyip dersin başına oturuyor. Tabi önünde hazırlanması
gerektiği bir sınav olduğu için ebeveynlerde gelip ne yaptın bugün okulda,
nasıl geçti günün, bir derdin sıkıntın var mı diye sormuyor. Onlarda tıpkı
eğitim sistemi gibi nefes almadan ders çalışsın istiyor. Bu çocuk veya genç hiç
mi arkadaşlarıyla görüşmesin, hiç mi çıkıp bir dolaşmasın ya da sosyalleşmesin,
hobileri, katıldıkları aktiviteleri olmasın? Bu öğrencilerin saçlarına bir bak
yetişkinin saçından daha fazla ak düşmüştür. Neden? Cevap çok açık.
Sinirden-stresten.
Sen kalk o kadar sınava hazırlan,
sinirine-stresine katlan, kazan, üniversiteyi de bitir ve bir öğretmen ol. Ne
oldu şimdi. Tabi ki de atanamadın. Gitti o kadar zaman verdiğin emeklerin.
Sonra haberlerde duyulur “x kişisi atanamadığı için greve başladı.” Ya da “y
kişisi atanamadığı için intihar etti.” Sonra çıkmış bu eğitimi düzenleyen insan
çok üzüldük, böyle olmasını kimse istemezdi… Çokta inandırıcı değil mi?
İnsanları bu noktaya kadar getiren sizlersiniz zaten. Siz hala ne cüretle
üzülüyorsunuz?
Bütün eğitimciler öğrencilere biraz
daha anlayışlı yaklaşın. Onlardan bir ot, bir robot ya da bir yarış atı
olmasını istemeyin. Onlarda sizler gibi insan. Belki de bu şikayet ettiğiniz
gençliğin tek sorunu budur. Bir de bu gözle bakmayı deneyin.
Yorumlar
Yorum Gönder