Özgüven Eksikliği
Bu aralar
ciddi anlamda dikkatimi çeken bir konuya değinmek istiyorum. Ben de dahil bir
çok kişide fark ettiğim bir şey “Özgüven Eksikliği.”
Özgüven
Eksikliği genel olarak, kendini sosyal çevreden uzaklaştırma, içe kapanıklık ve
başaramama korkusu ile gösteren psikolojik problemdir. Bu konuda birçok kişiye
tavsiyelerde bulunurum ama nedense kendim bu tavsiyelerime bir türlü uyamam.
Hani derler ya “Terzi kendi söküğünü dikemezmiş.” Benimki de o misal… Bir kere
şunu aklınıza kazıyın siz istediğiniz her şeyi yapabilecek güce sahipsiniz.
Sadece imkanlar ve özgüven sıkıntısı buna engel olabilir. İmkansız hiçbir şey
yoktur. Zor vardır ama kesinlikle imkansız değildir. Ki mühim olan zaten zoru
başarmak sonuçta kolay olanı herkes yapar.
Bir şeyleri
yapmaya başlarken benim bunu başarmam imkansız sözlerini atın kafanızdan. Bu
sözler yerine “Evet. Bu zor ama bende kolay değilim.” Sözlerini kullanın.
İnanın hayatınızda çok önemli işler başarmanızı sağlayacak nitelikte bir söz.
Fakat bu sözü dil ucuyla değil de yüreğin en derinlerinden hissederek söylemek
lazım.
Bir de bu
olayın tersini düşünelim. Yani özgüven patlaması… Gerçekten bu da hiç hoş bir
şey değil. Bunu bir örnekle anlatmak istiyorum. Bir gün on altı- on yedi
yaşlarında genç bir arkadaş çok iyi gitar çalıp söylüyorum sizinle sahne yapmak
istiyorum dedi. Kendini bu kadar övünce bende baya iyi herhalde dedim. Çocuk
çalıp söylemeye başlayınca müşteriler şikayet ederek kalkıp gitmeye başladırlar
mekandan. Arkadaş kendi farklı tondan söylüyor gitarı farklı tondan çalıyor
yanlışını söyleyince de ben bilerek yapıyorum diyor. Ben böyle bir özgüven
görmedim. Ondaki özgüvenin yüzde ellisi bende olsaydı şimdi çok daha iyi
yerlere gelmiştim.
Sonuç olarak
özgüven mutlaka olması gereken bir şey fakat dozunu aşmamalı. Malum özgüvenin doz aşımında ne yapılması gerektiği prospektüste yazmıyor…
Yorumlar
Yorum Gönder